Kırklareli’nin Vize ilçesindeydim. 16 Kasım 2007 Cuma gecesi, konakladığım otel odasında bir yandan Kanal 24’te Fuat Kozluklu’nun gece moderatörünü izliyordum, bir yandan da internetten haberlere göz atıyordum. Telefonum çaldı, Coşkun Aral arıyordu:
-Şimdi ödülümüzü aldık, tören bitti arkadaşlarla birlikte yemeğe gidiyoruz!
İZTV henüz 2 yaşına basmamıştı ve Avrupa’nın En İyi Belgesel Kanalı ödülünü almıştı. Venedik’te yapılan Hot Bird TV Ödülleri Final gecesinde İZTV’nin dışında şu kanallar da belgesel dalında değerlendirilmişlerdi:
Animaux (Fransa), Caccia e Pesca (Italya), Discovery Historia (Polanya), Escales (Fransa), Explorer Channel (Arnavutluk), İZ TV, Libertytv (Belçika) Marcopolo (İtalya), Nat Geo Adventure (İtalya), National Geographic Channel (İtalya) Planete (Polonya), The History Channel (İtalya).
Bir yandan haber sunarken diğer yandan da internet üzerinden yazışma kabiliyetine sahip olan Fuat Kozluklu’ya durumu bildirdim. Coşkun’a telefonla bağlanacağını duyurup, haberi verdi. Ama önünde metin olmadığı için aklından kalanlardan İZTV için bilgiler veriyordu. Coşkun Aral dışında tanıyıp bildiği ekran yüzlerini sıralıyordu. Fuat’a bir mesaj yollayıp, onu bilgilendirdim. O da ekrandan konuşmaya başladı:
-Tabii İZTV saydığım isimlerden ibaret değil, kanalın kurucuları Ahmet Sargın, Murat Toy, Vedat Atasoy gibi değerli arkadaşları da burada saymamız gerekiyor.
İçerik sağlayıcı Şarküteri Yapımı oluşturan dışında da Digitürk’ten Petek Kardaş ve Selda Güntöre bu oluşumun önde gelen isimleriydi.
İZTV kuruluşunu 6 Şubat 2006 akşamı Ortaköy’de Esma Sultan Yalısında kamuoyuna duyurmuştu. Sadece belgesel yayınlayan, haberi, yorumu, tartışması, kavgası, gürültüsü olmayan belge ve bilgi kanalı olarak Türkiye’nin ilk belgesel kanalı o gece yola çıkmıştı.
Avrupa’nın pek çok ülkesinde yerli belgesel kanalı olmadığını açılışı yapan Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım söylemişti.
İZTV patırtısız, gürültüsüz sessizce yola çıktı. 6 Şubat 2016 Cumartesi gecesi 10. yaş gününde geriye baktığımızda tam 1760 belgesel üretmişti. Arkeolojiden yemeğe, sualtından dağların zirvelerine, yemek kültüründen tiyatroya, edebiyattan siyasal belgesele kadar sayılamayacak kadar geniş bir yelpaze oluşturuyor İZTV ekranlarından yansıyan görüntüler… En çok da yolculuklar elbette!..
İZTV’yi büyük bir yolcu gemisi gibi düşürsek onun kazan dairesini de Şarküteri Yapım oluşturuyor. Çok genç bir kadro ile inanılması güç işlerin altından başarıyla kalkan butik ekibin yaş ortalaması geçtiğimiz 10 yıl içinde 30’un üzerine çıkmadı. Pek çok genç iletişimcinin ilk işyeri İZTV oldu. Staj dönemlerinde en çok başvuru yapılan kanal yine İZTV idi.
Tabii bir de bu işlerin “alıcısı” olan İZTV’nin izleyicileri var. En az yapım ekibi kadar izleyici kitlesiyle de özel bir “nitelik adası” oluşturuyor İZTV belgesel dünyası…
Bizler İZTV’nin izleyicileriyle en çok nerelerde karşılaşıyoruz dersiniz? Müze girişlerinde, resim sergilerinde, klasik müzik konserlerinde, film festivallerinde ve havaalanlarının dış hatlar terminallerinde ve yurt dışında çeşitli şehirlerin mutlaka görülmesi gereken mekânlarında… Yine yurt içinde herkesin gitmesi mümkün olmayan özel, zahmetli, sayılı güzellikteki doğal ve tarihi alanlarda mutlaka bir İZTV izleyicisiyle selamlaşıp sohbet etme şansını yakalayabiliyoruz. İçlerinde izledikleri belgesellerden daha fazla bilgiye sahip olan o kadar çok değerli insan var ki, onların karşısına çıkmak başlı başına bir sınav heyecanı yaratıyor.
Öyle sanıyorum ki, İZTV’nin genç ekibi bu sınavlardan anlının akıyla çıkmayı geçtiğimiz 10 yılda başardı. Gelecek 10 yıllara da aynı heyecan ve gayretle yoluna devam edecektir.
İZTV Türkiye koşullarında “Abi bizde böyle şeyler gitmez” denilen kulvarda bir umudu gerçeğe dönüştürdü:
-Belgeselin 10 yılı!