Direnişin Ozanı Haluk Çetin
Sanatçı Haluk Çetin’in yeni albümü kelimenin tam anlamıyla “ilaç gibi” geldi. 2013 Yazı Türkiye Devrim tarihi açısından paha biçilmez bir dönem olarak geride kalırken, direniş geleneğinin kökleri konusunda bilgi sahibi olmak isteyenler için Haluk Çetin, Ataol Behramoğlu dizeleriyle yanıt veriyor:
-Çaresi İsyan Olmuştur! (Arda Müzik)
Ataol, ne kadar güzel sıralamışsa dizelerini Haluk Çetin de o kadar güzel bestelemiş. Tam da “Hayatımızın En Güzel Haziranını” anlatıyor sanki:
“Korkan varsa konuşma/Anlam yükleyip susmaya/ Gerek kalmadı korkmaya/ Çünkü korkulan olmuştur!”
Haluk Çetin’i ilk kez Tokat’ta görmüştüm Ataol Behramoğlu ile birlikte sahnedeydiler. 1968’de Deniz Gezmiş’in başını çektiği Samsun-Ankara Bağımsızlık Yürüyüşü’nün 30. Yılında, onun hayatta kalan arkadaşları aynı coşkuyla yürüyorlardı. Ataol Behramoğlu ve Haluk Çetin Tokat’a kadar gelip yürüyüşe destek için sahneye çıkmışlardı. O tarihten bugüne birlikte 500 kez birlikte çıktılar sahneye…
Haluk Çetin, annesi Neriman Öğretmen sayesinde daha ortaokuldayken Nazım Hikmet’i, Ruhi Su’yu, Ataol Behramoğlu’nun eserlerini okuyup-dinlemeye başlamıştı.
İlk olarak mandolinle başlayan müzik yolculuğu lisede gitar ile sürdü… Daha o yıllarda bile besteler yapabiliyordu.
Haluk Çetin bugüne kadar Ataol Behramoğlu Şarkıları “Aşk İki Kişiliktir”, Cezmi Ersöz ile “Kendini Saklama Çiçekleri” albümlerine imza attı. Sonra solo albümler başladı. Şiiriçi Şarkılar albümünde Nazım Hikmet’ten Sunay Akın’a, Ataol Behramoğlu’ndan Cemal Süreyya’ya kadar pek çok değerli şairin eserlerini besteleyip okudu.
Şimdi müzik marketlerde yerini alan “Çaresi İsyan Olmuştur” adlı yeni albümü ise direniş geleneğinin ne kadar eskilere dayandığını gösteriyor: Pir Sultan Abdal, Köroğlu, Dadaloğlu, Karacaoğlan, Aşık Veysel, Aşık Mahzuni Şerif, Neşet Ertaş ve Muhyi ile bu topraklarda zulme karşı dik durmuş olanları hatırlatıyor Haluk Çetin.
Zafer Diper’le birlikte sahneledikleri “Savaştan-Barıştan” gösterisi iki yıldır seyirciyle buluşuyor.
Haluk en çok, direniş günlerinde aranıyor! Dayanışma Gecelerinin vazgeçilmez sanatçısı olmaktan yüksünmüyor!
Yeni albüm onun ilerlediği yolun Anadolu’daki haklı köklerini gösteriyor. Ozan geleneğinin çağdaş bir versiyonu olan Haluk Çetin, tam da durduğu yerden sesleniyor:
-Çaresi İsyan Olmuştur!
‘Batsın Böyle İslamcılık!’
Suriye’de yaşanan cehennemin katiyen bir “özgürlük mücadelesi” olmadığını baştan beri iddia edenler haklı çıktılar. Kanlı tezgahlarla yürütülen uluslararası operasyonun asla bir “Arap Baharı” olmadığı da görülüyor.
Suriye vatandaşı olmayan paralı askerlerin dış destekle yürüttükleri savaşın, bir işgal hareketi olduğu konusunda kuşkusu olan kalmadı.
Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti bu savaşta en yakın destekçi pozisyonunda bulunuyor. Kendilerini İslamcı Cihat Örgütü olarak lanse eden ne kadar silahlı örgüt varsa Türkiye içinde istedikleri gibi at koşturuyorlar.
Işıl Özgertürk, Suriyeli bir Kürt olan Rojavalı Helime Yusuf ile söyleşisini ayrıntılarıyla yazdı, 8 Aralık 2013 tarihli Cumhuriyet’te…
Işıl soruyor:
-Kadınlara tecavüz edildi mi?
Helime’nin yüzü kızarıyor, gözleri doluyor ama gerçekleri söylemekten geri durmuyor:
-El Kaide ve El Nusra’nın Müslüman erkekleri fetva almışlar Kürt kadınlarıyla yatmak sevaptır diye… Önce Allahuekber diyerek tekbir getiriyorlar sonra kadına ‘nikahlım oldun’ diyerek kocasının, erkek kardeşinin yanında tecavüz ediyorlar!
AKP Hükümeti, AKP’nin yanında yer alanlar, Suriye’de kirli savaşı destekleyen gazeteci-yazarlar aynı cenah içindeki kanaat önderleri çıkıp şöyle diyebilirler mi?
-Batsın Böyle İslamcılık!