Türkiye’nin yakın tarihine şanlı bir sayfa daha 31 Mart 2015 günü. Bir anda bütün ülkede elektrikler kesildi. Herkes aynı anda karanlıklar içinde kaldı.
Tam bir birlik ve beraberlik vaziyeti hasıl olmuştu!
O tarihi günde Edirne’den Ardahan’a kadar herkese eşit vaziyette karanlık ikram edildi.
Halbuki eskiden sadece ülkenin bir bölümünde elektrikler kesilirdi. Diğer bölümlerinde elektrik hep var olurdu. Ne kadar kötüydü o günler. Ne güzel oldu bugünler şimdi…
Peki bu çaplı bir kesinti neden meydana geldi?
Bunun yanıtlarını aramadan önce arızanın büyüklüğünü düşünün!.. Türkiye’nin büyüklüğünü anlamak için evvela arızaların büyüklüğüne bakacaksınız!
Arızamız ne kadar büyükse, ülkemiz de o kadar büyüktür.
Aynı denklemi liderlik için de kurabilirsiniz. Bir liderin arazları ne kadar büyükse, o lider o kadar büyüktür!
Eğer bir liderin büyük arazları yoksa, o lider hiçbir zaman büyük bir lider olamaz!
Çok şükür biz her iki bakımdan da şanlı bir milletiz! Allaha şükür biz de hepsinden bol miktarda var.
Şimdi soruya geliyoruz: Elektrikler bir anda nasıl kesildi?
Bunun çok kolay bir yanıtı vardır. Belki de yoktur! Belki size nedir! Belki size ne bile değildir! Hatta siz kim oluyorsunuz da bu soruyu soruyorsunuzdur!
Koskoca Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız bile bunu öğrenemedi henüz… Yani ona bile söylemiyorlar. Çünkü söyleseler çıkıp açıklayacak! Enerji Bakanı enerji hatlarından meydana gelen arıza ile en tepedeki arıza arasındaki irtibatı mı izah edecek?
Hayır bunların hiçbirine izin vermeyecek kadar lider bir ülkeyiz biz! Bu kadar büyük bir elektrik arızasını bir gün boyunca yaşayacak denli birlik ve beraberliğini muhafaza edebilen bir millet… Aynı zamanda illet!..
Türkiye’nin büyüklüğü böylesi arızaların üsten atlayacak güce erişmiştir.
Şimdi sorabilirsiniz:
-Elektrikler neden kesildi?
Yukarıda bu kadar geniş ayrıntılı biçimde anlatılan meselenin hiç mi sizi ikna eden yanı yok?
Pes vallahi?
Tarih bir gün bu elektrik kesintisinin perde arkasını yazacaktır!
Haydi şimdi ikinci yazıya…
Askeri helâ temizliği: Bütün ülke mayınlandı!
Vatani görevini yapanlar gayet iyi bilirler. Askeri birlikler denetlemeye tabii olacakları zaman, müthiş hazırlıklar yapılır.
Bunun ince noktası vardır: Helaların tertemiz olması!
Alay Komutanı son hazırlık noktasını yardımcısına bildirir:
-Denetleme sabahı helalara kimseyi sokmayın!
-Baş üstüne komutanım!
Alay Komutan Yardımcısı işini garantiye alarak tabur komutanlarına temizlik talimatını bildirir:
-Denetlemeden bir gece önce helalara kimseyi sokmayın!
Bu emir, bölüklere “bir önceki öğlenden itibaren” şeklinde iletilir. Hela temizliği o kadar önemlidir ki, bu emir nöbetçi çavuşlara kadar indiğinde “hela yasağı” iki güne ulaşır.
Oysa söz konusu birlik 1200-1500 kişidir. Bunlar iki günde 6 öğün yemek yerler. Ama helalara girmek yasaktır.
Ne yaparlar?
Alay komutanı denetleme için gelecek generali beklerken, can sıkıntısından karargahının önündeki çam ağaçlarının içine doğru uzun voltalar atar. Ardından da çığlık atar:
-Burayı mayınlamışlar!!!
İki günlük temiz hela harekatı sonunda bütün ağaçların altı umumi hela haline gelmiştir!..
***
RTE nükleer santrallere övgü konuşması yapacağı gün elektrik kesintileri olursa, nükleer enerji konuşması daha bir anlamlı olmaz mı? Şöyle hafiften bir elektrik kesintisi yapıversek?
Valla hiç de fena olmaz.
Bu parlak fikir en üstten aşağıya gidene kadar kapsamı genişletilmiş olabilir mi? Çünkü bu parlak fikrin, temiz hela düşüncesiyle arasında fazla fark yok.
O yüzden de izahı kolay olamıyor.
Sonuç ise askeri birlikten biraz daha geniş alana yayılmış olabilir:
-Bütün ülke mayınlandı!