Ergenekon gitti derin devlet kaldı!

 

Ergenekon Davası sonuçlandı. Türkiye’de “dokunulmazlar” katında bulunan yüksek rütbeli askerlere ağır hapis cezaları verildi.

Faili meçhul cinayetlerden, örgütlenmiş büyük katliamlara uzanan kanlı zincirin ortaya çıkartılıp yargılanmasını isteyenler bile bu sonuçlar karşısında “hak yerini buldu” diyemiyorlar.

Neden?

Çünkü yargılama süreci, duruşmalar, dosyalara konulan sonradan “üretilmiş kanıtlar” ve savunmalara getirilen kısıtlamalar büyük bir kafa karışıklığı yarattı.

Geçmişte devlet adına, devletin devamlılığı için yapılan operasyonların ortasında yer alan bir gizli örgütün yargılaması yapılıyordu. Geriye doğru gidilerek bütün planlamacıların, uygulayıcıların, karıştırıcıların, katillerin, tetikçilerin, mezar kazıcıların, ölü gömücülerin ortaya çıkması bekleniyordu.

Bunların hiç biri olmadı! Türkiye’nin “karanlık tarihi” diye takdim edilen davada iki eylem yer aldı: Danıştay Baskını ve Cumhuriyet Gazetesinin bombalanması! Üstelik bu eylemlerin tam ortasında görünen sanık da özgürlüğüne kavuştu!

Derin Devletin bütün çıplaklığıyla ortaya çıktığı 3 Kasım 1996 Susurluk Kazası ve sonrasındaki gelişmeleri en iyi takip ve tahlil eden Fikri Sağlar (ki, TBMM Susurluk Komisyonu üyesidir) Ergenekon Davası sonuçlandıktan sonra şöyle dedi:

“Susurluk, derin devlet, faili meçhul cinayetlerin failleri dosyada var. Ama Ergenekon’da o failler kaybedilmiştir!”

Gazeteci Ahmet Şık ise Sağlar’ın işaret ettiği noktalara ilişkin olarak “Geçmişte katliamlar, cinayetler, işkenceler, infazlar yapan isimlerin” diyor:

-Hiç biri o suçlarla ilişkin cezalar almadılar!

Ahmet Şık, Ertuğrul Mavioğlu ile birlikte kaleme aldığı “Kontrgerilla ve Ergenekon’u Anlama Kılavuzu” adlı kitabının finalinde “Bu toplamdan adalet çıkar mı?” ara başlığında bugün yaşananları 2010 yılında işaret ediyordu:

“Bir yandan Ergenekon sanıkları ‘özgür toplum’ adına teşhir edilip, diğer yandan temelleri sağlamlaştırılan ‘derin örgütler’ görmezden gelinerek, demokrasiye ulaşmak mümkün olabilir mi?”

Varılan yerden bakıldığında Ergenekon Suç Örgütü AKP’ye karşı kurulmuş ve 2000’li yıllardan itibaren faaliyet yürütmüş, köksüz, “güdük” bir yapı gibi görülebiliyor!

Her gelişmeyi kendine yontan AKP’nin siyasi çapına uygun düşen bu dava ve sonuçları itibarıyla büyük bir hayal kırıklığı olarak tarihe geçecektir:

-Ergenekon gitti, derin devlet kaldı!

 

 

Posted in Köşe Yazıları.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir